1991 Eylül ayında İtalya'nın Alp Dağları eteğinde bir buzul yarığının dibinde bulunan ve 5 bin yıllık olduğu tahmin edilen bir erkek cesedi yaşadığı döneme ait birçok bilinmeyeni ortadan kaldırdı. Kendiliğinden mumya haline gelen cesedin üzerinde yapılan incelemelerde, araştırmacılar hayrette kaldılar.
Şiddetli soğuktan hemen kaskatı kesilmiş olduğu anlaşılıyor. 5.400 yıl hiç arkası kesilmeden devam eden soğuğun, adamı, elbiselerini ve av malzemesini bugüne kadar aynen muhafaza etmiş olmasıdır. Boyu 1.60 m, güçlü kuvvetli bu kişinin iç organları hiç bozulmamıştır. Keçi derisinden yapılmış uzun çorapları, dana derisinden kemerine askılarla bağlanmıştır. Tek parça deriden yapılmış ayakkabıları, kürkten farksız uzun gömleğinin üzerinde, fitilli kumaş izlenimini veren ve tamamen ottan örülmüş kolsuz bir palto bulunmaktadır.
Hayatını devam ettirebilmek için gerekli olan her türlü alet ve edevat da beraberinde bulunmuş. Bunlardan bazıları: Porsuk ağacından yapılmış olan 182 cm yay, dağ keçisi postundan ok kılıfı, bakırdan balta, porsuk ağacından balta sapı. Büyük av hayvanlarının kas kirişlerinden yapılan halatlar...
Royal Society Interface adlı dergide yayınlanan araştırma Otzi'yi mükemmel bir biçimde muhafaza eden şartlar sayesinde ölümünden kısa bir süre önce akan kanının da korunmuş olduğunu ortaya çıkardı. Otzi'nin kanı şimdiye kadar elde edilmiş en eski insan kan örneği.
Otzi sırtına bir ok saplı şekilde bulunduğundan beri bilim adamları, ölümünün detaylarını ortaya çıkarmaya çalışıyor. Otzi'nin ölmeden önce yediği son yemek de tespit edildi. Şubat ayında Eurac Mumya Enstitüsü'nden Albert Zink ve ekibi Otzi'nin gen haritasının tamamını yayınladı.
Prof. Zink ve meslektaşları Almanya'daki Darmstadt Üniversitesi'nden bilim adamlarıyla ortaklaşa gerçekleştirdikleri çalışmada Otzi'nin yarasının çevresindeki dokuyu atomik güç mikroskopisi adlı teknikle inceleme sonucunda bilim adamları Otzi'nin yarasında bulunan alyuvar hücreleri mikroskop altında halka şeklinde görülüyor.
Şiddetli soğuktan hemen kaskatı kesilmiş olduğu anlaşılıyor. 5.400 yıl hiç arkası kesilmeden devam eden soğuğun, adamı, elbiselerini ve av malzemesini bugüne kadar aynen muhafaza etmiş olmasıdır. Boyu 1.60 m, güçlü kuvvetli bu kişinin iç organları hiç bozulmamıştır. Keçi derisinden yapılmış uzun çorapları, dana derisinden kemerine askılarla bağlanmıştır. Tek parça deriden yapılmış ayakkabıları, kürkten farksız uzun gömleğinin üzerinde, fitilli kumaş izlenimini veren ve tamamen ottan örülmüş kolsuz bir palto bulunmaktadır.
Hayatını devam ettirebilmek için gerekli olan her türlü alet ve edevat da beraberinde bulunmuş. Bunlardan bazıları: Porsuk ağacından yapılmış olan 182 cm yay, dağ keçisi postundan ok kılıfı, bakırdan balta, porsuk ağacından balta sapı. Büyük av hayvanlarının kas kirişlerinden yapılan halatlar...
Royal Society Interface adlı dergide yayınlanan araştırma Otzi'yi mükemmel bir biçimde muhafaza eden şartlar sayesinde ölümünden kısa bir süre önce akan kanının da korunmuş olduğunu ortaya çıkardı. Otzi'nin kanı şimdiye kadar elde edilmiş en eski insan kan örneği.
Otzi sırtına bir ok saplı şekilde bulunduğundan beri bilim adamları, ölümünün detaylarını ortaya çıkarmaya çalışıyor. Otzi'nin ölmeden önce yediği son yemek de tespit edildi. Şubat ayında Eurac Mumya Enstitüsü'nden Albert Zink ve ekibi Otzi'nin gen haritasının tamamını yayınladı.
Prof. Zink ve meslektaşları Almanya'daki Darmstadt Üniversitesi'nden bilim adamlarıyla ortaklaşa gerçekleştirdikleri çalışmada Otzi'nin yarasının çevresindeki dokuyu atomik güç mikroskopisi adlı teknikle inceleme sonucunda bilim adamları Otzi'nin yarasında bulunan alyuvar hücreleri mikroskop altında halka şeklinde görülüyor.
DönüştürmeDönüştürme İfadeİfade